Edirne’de yaşayan 61 yaşındaki Meltem Atak, göğüs kanserine karşı verdiği savaşı kazandıktan sonra moral bulmak ve oyalanmak maksadıyla gittiği kurslarda öğrendiği el emeği göz ışığı takı işini severek sürdürerek konut iktisadına de katkı sağlıyor.
Tedavi sürecinin akabinde çeşitli kurlara giderek hobi edinen Atak, konutunun bahçesinde oluşturduğu alanda el emeği göz parıltısı eserler yaparak hem mesken iktisadına katkı sağlıyor hem de etrafındakilere örnek oluyor.
2011 yılında emekli olduktan sonra konutta oturduğu sırada belirti olmamasına karşın kendi kendine göğüs muayenesi yapan 2 çocuk annesi 61 yaşındaki Meltem Atak, eline sertlik gelmesi sonrası doktora gitmeye karar verdi.
Edirne’de devlet hastanesinde muayene olduktan sonra KETEM ünitesine yönlendirilen Atak’a yapılan tetkikler sonrası sağ göğsünde kitle olduğu ortaya çıktı. Yaşanan süreci anlatan Atak, tabibin ilaç tedavisi için geç kalındığını ve ameliyat olması gerektiğini söylediğini belirtti.
Ameliyatı kabul ettiğini ve göğsündeki kitlenin alındığını söyleyen Atak, erken teşhis ve müdahale sayesinde sıhhatine kavuştuğunu söz etti. Ameliyattan sonraki tedavisinin Tıp Fakültesi Balkan Onkoloji Servisinde devam ettiğini lisana getiren Atak, müdafaa emelli 4 seans kemoterapi, 1 ay boyunca da radyoterapi aldığını belirtti.
“Hiçbir vakit ben hastayım demedim”
Bu süreçte hiçbir vakit ben hastayım demediğini ve ‘Zaten o bana hiç uğramadı’ ideolojisiyle moralini her vakit yüksek tuttuğunu söyleyen Atak, tedavi süreci boyunca hem beslenmesine dikkat ettiğini hem de gerilimden uzak durduğunu aktardı.
Çeşitli kurs ve etkinliklere katıldığını ve bu sayede keyifli vakit geçirerek moralini yüksek tuttuğunu lisana getiren Atak, edindiği hobilerin de hastalığı yenme sürecinde çok âlâ geldiğini söyledi.
Gittiği kurslarda çok farklı bir yeteneği olduğunun da ortaya çıktığını söyleyen Atak, “Hastalığım olmasaydı tahminen hiç bu biçimde hoş işler yapamazdım. Çeşitli teknikleri öğrendim. Kilim dokuma takıyı öğrendim. Annemden kalan hatıra boncukları kolye haline getirdim. Eşimi-dostumu küçük armağanlarla sevindirmeyi öğrendim. Bu el emeği eserleri satarak konut ekonomime katkı sağlayacak imkanım da oldu. Hastayım deyip bir kenara çekilmedim. Zira biz bayanlar güçlüyüz. Bu türlü hobilerle, kurslarla ve bize sağlanan imkanlarla bu süreci atlatmak daha da kolay oluyor” dedi.
Bu süreçte kuaföre gidip saçlarını kazıttığını lakin peruk takmadığını söyleyen Atak, “Evde tülbent taktım. Yüreğimi hiç çürütmedim. Giden saçım olsun dedim. Tıp her şeyin üstesinden gelebiliyor. Bize verilen eğitim ve bilgilendirmeleri hiç kaçırmayalım. Yaşanacak sonucu uygun hale getirmek de insanın kendi elinde olan bir şey” sözlerini kullandı.
Erken teşhis ve tedavinin kıymetine değinen Atak, tüm bayanlara hastalığı kabul etmemeleri ve fiyatsız kanser taramalarına katılmaları davetinde bulundu. – EDİRNE
