Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda tarih ve tabiatın büyülü buluşmasını temsil eden lavanta tarlaları, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nın ihtimamlı çalışmalarıyla hayat buluyor. Görkemli imajları ve eşsiz kokusuyla ziyaretçileri büyüleyen lavanta tarlaları, yalnızca bölgenin hoşluklarını sergilemekle kalmıyor, tıpkı vakitte iktisada ve turizme de katkı sağlıyor.
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı, bilhassa Gelibolu’nun tarihi ve doğal zenginliklerini bir ortaya getirerek bölgenin turizm potansiyelini artırmayı hedefliyor. Lavanta tarlaları, itinayla yetiştirilip korunuyor ve doğal döngüsüne uygun biçimde hasat ediliyor.
Hasat vakti yaklaştığında, Tarihi Alan Başkanlığı grupları titizlikle çalışarak lavanta çiçeklerini toplamaya başlıyor. Her bir çiçek, el emeği ve itinayla yetiştirilen bir eser olarak öne çıkıyor. Toplanan lavantalar, özel prosedürlerle kurutulup işlenerek katma kıymetli eserlere dönüştürülüyor.
Lavanta eserleri, bölge iktisadına canlılık katarken, birebir vakitte Çanakkale’nin tarihi ve doğal hoşluklarının tanıtımına da değerli bir katkı sağlıyor. Bu eserler, mahallî el sanatlarıyla harmanlanarak eşsiz ikramlık eşyalar ve aromaterapi eserleri olarak sunuluyor. Böylelikle ziyaretçiler, bölgeye has ve manalı armağanlarla ayrılmış oluyorlar.
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı’nın lavanta tarlaları projesi, yalnızca turizmi ve ekonomiyi canlandırmakla kalmıyor, tıpkı vakitte doğal kaynakların sürdürülebilir formda kullanılmasına örnek teşkil ediyor. Tabiatın ve tarihin uyumlu dansını temsil eden bu proje, gelecek jenerasyonlara de miras bırakılacak kıymetli bir kıymet olarak öne çıkıyor.
Gelibolu Yarımadası’ndaki lavanta tarlaları, renk cümbüşü ve huzur dolu atmosferiyle ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşatıyor. – ÇANAKKALE